AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in “Ulaşımda 120 dakika ücretsiz aktarma” tekliflerinin UKOME tarafından reddedildiği iddiasının tartışma konusu olmasına yönelik bir açıklama yaptı. Yasal işleyişe göre ortada bir ret olmadığını yineleyen Başkan Saygılı, konunun maniple edildiğini vurgulayarak; “Dostlar alışverişte görsün misali, kaldırdıkları ve İzmirlileri bile isteye mağdur ettikleri uygulama ile ilgili yersiz, asılsız bilgilerle gündem olmaya çalışıyorlar. Bunun başka tarifi yok. Ne yazık ki körfezden, trafiğe birçok alanda, büyük konuştukları yerlerden imtihandalar. İzmir ve İzmirliler umurlarında olsaydı o uygulamayı hiç kaldırmazlardı. Verdikleri diğer sözleri de tutarlardı” dedi.
“Top kalededir, artık çıkmaz”
İzmir’e reva görülenin çok daha büyük boyutlarda olduğuna dikkat çeken Bilal Saygılı, şu ifadeleri kullandı:
“Yasa ve yönetmelik ortadadır. UKOME’ deki oylama uygulamanın kabul ve reddi değildir. Teknik kurulda sunum ve teknik analiz ile ilgili hiçbir bilgilendirme yapılmadığından, haklı olarak UKOME de bilgi talep edilmiş ve tekrar görüşülmek üzere teknik kurula sevk edilmiştir. Bu acelelerinin ve dayanaksız açıklamalarının tek bir nedeni vardır, o da İzmir’deki istihkaklarını doldurmuş olmaları, yolun sonuna gelmiş olmalarıdır. Özet olarak, bu uygulamayı yeniden hayata geçirmek istemelerini samimi bulmuyorum. Ne derlerse desinler; iş yapmak yerine algı yönetme taktiğinde ısrarcı olduklarını görüyoruz. Bütün İzmir bunu görüyor. Konuyla ilgili, top kalededir ve artık çıkması mümkün değildir. CHP’li Büyükşehir Belediyesi 5 yıldır bunu yapıyor. Hem de sadece bu konuda değil. Sözlerini tutamadıkları, geri adım atmak zorunda kaldıkları noktada, sığındıkları sadece bu yöntem.”
“Konuşma harekete geç; anlatma göster, söz verme yap derler”
Saygılı, CHP’li mevkidaşının yaptığı açıklamada, “Karakolda doğru söyler, mahkemede şaşarlar” sözünü de eleştirerek, “Aslında sarf ettikleri söz, tümüyle kendilerini anlatıyor. Sözün iadesi çok yaptığım bir şey değildir. Ancak şunu söyleyebilirim. ‘Konuşma harekete geç, anlatma göster, söz verme yap’ derler. CHP 25 yıldır ve son 5 yıldır, ne harekete geçebilmiştir ne gösterebilmiştir ne de yapabilmiştir. Sadece konuşmuştur, anlatmıştır ve söz vermiştir. Aksi halde; körfezde yüzerlerdi, yüzemediler. Söz verdikleri battı çıktıları geçtik, bir akıllı kavşak yapamadılar. Arıtma, yağmur suyu, kanalizasyon ayrıştırması, açıklamalarındaki satırlardan ibaret kaldı. Kentsel dönüşümü, tartışmalı rantsal operasyonlarına kurban ettiler, bir arpa boyu yol alamadılar. Opera binasının akıbeti belli değil; Karşıyaka Stadı meçhul! Buca-Otogar oto yolu, viyadükleri askıda bekliyor. Buca Metrosu muamma. Koskoca İzmir’in çöpü dönüşüm için milyonlar ödenerek Manisa’ya taşınıyor, Harmandalı çöp dağları halen zehir saçıyor, heyelan tehlikesi sürüyor. 200’ün üzerinde vaatleri var; ama onlar Karşıyaka yönüne gidenlerin çilesi Altın Yol trafik sorununu duba ihalesine çıkarak çözmeye çalışıyorlar. Heykel saydırma ihaleleri, İstanbul’a servis edilen eğitim ve reklam işleri, şaşalı organizasyonları ile 5 yıl geçirdiler. Hangi birini sayalım” diye konuştu.
Açıklamasında, CHP Büyükşehir Belediye Başkan adayı Cemil Tugay’ın vaat ve söylemlerine de değinen Bilal Saygılı, “Selef böyle, halef adayını hiç sormayın” diyerek şu ifadeleri kullandı:
“Tugay, İzmir’in ortasına paraşütle bırakılmış gibi. Sanki, 5 yıldır bu şehrin havasını suyunu solumuyor, Karşıyaka’da 5 yıl belediye başkanlığı yapmamış gibi. 5 yılda da ne yaptığı da ortada. İnsan şaşkınlıkla izliyor kendisini. ‘Ben doktorum, İzmir’i iyileştireceğim’ derken de Körfezde yüzme vaadini verirken, ben yüzmem, başkası yüzecek’ derken de ortaya çıkardığı tek hayret duygusu. İzmir’le İzmirlilerin dertleriyle ilgili işte bu kadar hakimiyetiz, donanımsız, donatılmamış bir isimle sahadalar. 25 yıldır İzmir için ne yaptıklarından, yapamadıklarından bihaber. Hasbelkader seçildi diyelim, bir 5 yıl da bu boşlukla geçecek. Yazık, günah İzmir’e. Onlarca sorun köklü çözüm beklerken, sayısız iş rafa kaldırılmışken yine içi boş, gülünç vaatlerin yerine getirilmesi beklentisiyle geçecek. Giden gün ömürdendir derler. Geçen zaman İzmir’in aleyhinedir. Yol çok yakındır ve İzmir bu girdaptan 31 Mart’ta yapacağı en doğru seçimle kurtulacaktır.” – İZMİR