Üniversite kayıtlarında son gün: Üniversite kontenjanlarında son durum ne, ek yerleştirmede ne kadar şansınız var? 

Üniversite sınav sonuçlarının açıklanmasıyla birlikte üniversitelerde yüz yüze kayıtlar bugün sona erecek. Boş kontenjanlar, burslar, ücretler, tercih edilmeyen bölümler, kaybedilecek haklar, kayıtlar ardından beklenen kontenjanı sayısı gibi ek yerleştirmeyi etkileyecek durumları araştırdık.

Yükseköğretim Kurumları Sınavı (2025-YKS), tercih yerleştirme sonuçları açıklandı. Kazandığı bölüme kayıt yapmak isteyenler için bugün son gün.

Sınava giren 2 milyon 560 bin 649 adaydan 2 milyon 310 bin 599’unun yerleştirme puanı hesaplandı. Bunlardan 1 milyon 412 bin 734’ü bu yıl için belirlenen yaklaşık 840 bin kontenjana yerleşmek için tercih yaptı. Tercihte bulunan 1 milyon 412 bin 734 adaydan toplam 785 bin 186’sı bir yükseköğrenim kurumuna yerleşme hakkı kazandı.

Devlet üniversitelerinde başarı sırası barajı olan tıp, diş hekimliği, eczacılık ve hukuk programlarının genel kontenjanları tamamen doldu. Mühendislik programlarının doluluk oranı yüzde 97 olarak gerçekleşti. Öğretmenlik programlarının genel doluluk oranı ise yüzde 95 olarak kayıtlara geçti. Başarı sırası barajı bulunmayan matematik, fizik, kimya, biyoloji, tarih, coğrafya, psikoloji, yönetim bilişim sistemleri, iktisat, işletme ve ekonomi programlarının devlet üniversitelerindeki genel kontenjanlarının tamamı doldu. Yerleştirme sonuçlarına göre adayların yüzde 20.5’i ilk tercihine yerleşti.

Vakıf üniversitelerinde 47 bin boş kontenjan kaldı

Devlet üniversitelerinde doluluk oranının yüzde 99’a çıkması vakıf üniversitelerini etkiledi. Türkiye’deki vakıf üniversitelerine ayrılan 189 bin 731 kontenjanın 145 bin 319’u doldu. Boş kontenjan sayısı 47 bin 447 olarak gerçekleşti. KKTC ve yurtdışındaki üniversiteler için ayrılan 18 bin 210 kontenjandan 12 bin 149’una bir aday yerleşirken 6 bin 61 kontenjan boş kaldı. Böylece bu üniversitelerde toplam 50 bin 473 boş kontenjan oluştu. 

Vakıf üniversiteleri 2021’den beri ilk kez yüzde 76’lık bir doluluk oranına düştü. Geçen yıl bu oran yüzde 91.14 olarak kayıtlara geçti. Üniversite Araştırmaları Laboratuvarı (ÜniAr) istatistiklerine göre, Koç, İhsan Doğramacı Bilkent, Sabancı, İbn Haldun Üniversitesi gibi birkaç eğitim kurumu yüzde 100 doluluğa ulaştı. Rumeli, Beykoz, İstanbul Gelişim, İstanbul Beykent, Altınbaş gibi bazı üniversitelerde ise doluluk oranları yüzde 55’in altına geriledi.

Vakıflarda ücretler ortalama en düşük 400 bin lira!

Vakıf üniversitelerinde eğitim ücretleri 2 milyon liraya dayandı. Özellikle tıp, hukuk, diş hekimliği, mühendislik lisans programlarının ücreti 1,5 milyon lirayı geçti. Lisans ve önlisans programlarının en düşük ortalama eğitim öğretim ücreti ise 400 bin lirayı aştı. ÖSYM kılavuzuna göre bir vakıf üniversitesinin İngilizce hazırlık programı ücreti bile 800 bin liraya kadar yükseldi.

Kılavuzda yer alan bilgilere göre, bu ücretlere KDV dahil edilmedi. Ancak üniversite tarafından programa göre indirim yapılabileceği bilgisine de yer verildi. Bu ücretlere karşılık bazı üniversiteler lisans ve önlisans programlarına yerleşen adaylara yüzde 50 veya yüzde 100 oranında burs verdiklerini açıkladı. Bazıları ise, sadece yüzde 25, yüzde 100 ve yüzde 50 bursla öğrenci kabul ediyor.

Yapay zekâya dayalı bölümlerin hepsi tercih edildi

Bu yıl ilk kez geleceğin mesleklerine ve istihdam odaklı 3’ü lisans, 24’ü lisans ön lisans olmak üzere 27 program açıldı. Dijital dönüşüm, bilişim, yapay zekâ, güvenlik, yeşil beceriler gibi bölümlere ayrılan kontenjan doldu ve 4 bin 592 öğrenci yerleşti. Geçen yıl açılan ve yaklaşık 100 üniversitede bulunan bilişim ve yapay zeka temelli 17 programın kontenjanları da doldu. Meslek yüksek okullarında en çok tercih edilen programların başında tıbbi veri işleme teknikerliği ve tele-sağlık geldi.

Okul birincileri için ayrılan kontenjanların 231’i boş kaldı

Liseleri birincilikle bitirenler için üniversitelerde okul birincisi kontenjanı var. Bu sayede merkezi yerleştirme puanı yeterli olmasa bile bu öğrenciler tercih ettiği üniversiteye girebiliyor. Okul birincilerine toplam 18 bin 486 kontenjan ayrıldı. Bu programlara 6 bin 425 kişi aday yerleşti. Kalan 11 bin 830 kontenjana ise, okul birincileri tercih yapmadığı için diğer öğrenciler kazandı. Böylece bu alandaki toplam boş kontenjan sayısı 231 oldu. Bu gruptaki en kritik nokta ek yerleştirme döneminde kalan 231 boş kontenjan için tüm adaylar tercihte bulunabilecek. Okul birincilerine özel bir uygulama olmayacak.

Depremzede, şehit yakını ve 34 yaş üstü kadın aday boş kontenjanı azaldı

Şehit, gazi yakını için ayrılan 4 bin 45 kontenjana 971 öğrenci yerleşti. Şu anda üniversitelerde bu grup için 3 bin 74 boş kontenjan var. Depremzedeler için ayrılan kontenjan ise 9 bin 141, bunların 8 bin 726’sı doldu. Kalan ise 415 oldu. Farklı nedenlerle üniversiteye gidememiş 34 yaş üstü kadın kontenjanı bu yıl 11 bin 682 olarak belirlendi. Bu kadınların 9 bin 309’u bir programa yerleşti. Bu alanda ise kalan boş kontenjan sayısı 415 oldu.

Yurt dışında eğitim seçeneği var, denklik kriterine dikkat

Türkiye’de özel üniversitelerdeki yüksek öğrenim ücretleri tartışma konusu olurken, yurt dışında eğitim almak giderek daha cazip hale geliyor. Vakıf üniversitelerinde artan maliyetlerle birlikte özellikle gelişmiş ülkelerdeki üniversitelerde eğitim almak akademik ve kariyer fırsatları açısından da büyük avantaj sağlıyor. Uluslararası tanınırlığı yüksek diplomalar, küresel iş ve staj imkanları ile dil ve kültürel deneyimler fırsat olarak değerlendiriliyor.

Türk öğrenciler için lisans eğitiminde en çok tercih edilen ülkelerin başında İngiltere, İrlanda, Amerika, Kanada, Almanya, İtalya gibi ülkeler geliyor.

Ancak son dönemde vize, üniversiteden kabul almak, denklik problemi öne çıkıyor. Denklik sorgulaması gerçekleştirmeden yurt dışı üniversitelerde tercihte bulunmamak gerekiyor. ÖSYM Kılavuzu’nda yer alan yurt dışı programına yerleşen ve gerekli puan şartlarını, kriterlerini sağlayan adayların diplomaları kabul ediliyor. YÖK tarafından belirlenmiş ve tanınan sıralama kuruluşları tarafından yapılan dünya üniversite sıralamalarına yer alan kurumların diplomaları tanınıyor. YÖK’ün tescil verdiği uluslararası kalite güvencesi kuruluşları tarafından akredite edilen programların geçerliliği kabul ediliyor. Bu konuda YÖK ve bu alanda çalışan eğitim kurumlarından detaylı bilgi almak mümkün.

Barınma seçenekleri neler?

Üniversite kayıt olmakla birlikte öğrenciler barınma problemi ile karşı karşıya kaldı. Üniversiteliler için ilk seçeneklerin başında Gençlik ve Spor Bakanlığı (GSB) bünyesindeki Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) geliyor. Bu kurumda barınmak isteyenler için yurt başvuruları 2 Eylül’de başladı ve 6 Eylül’de sona erecek. Başvurular sadece e-devlet sistemi üzerinden alınıyor.

Ancak devlet yurtlarının kapasitesi milyonları geçen öğrenci sayısını karşılamıyor. Barınma sorunu nedeniyle öğrenciler eğitime ara veriyor veya okulu bırakabiliyor. İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyükşehirlerde barınmak için alternatif seçenekler bulurken, özellikle bir ev tutmak, özel yurda yerleşmek için iyi bir bütçe yatırmak gerekiyor. Pansiyon, apart oteller alternatifi dışında öğrencilerine bir araya gelerek de barınma krizini aşmaya çalışıyor. Yaşama koşulları iyi olmamasına rağmen tek kişilik oda ücretleri 15 bin liradan başlıyor. Kiraların ortalama 20 ile 35 bin lira arasında olduğu büyükşehirlerde eğitim alan bazı gençler hem çalışıp hem eğitim alarak bu sorunu aşmaya çalışıyor. Binlerce öğrenci daha ucuza dayalı seçeneklerle barınma sorununu çözüm arıyor. Anadolu’daki küçük kentlerde de benzer sorunlar yaşanıyor.

Eğitim uzmanları üniversiteye yerleşmek için neler öneriyor?

Eğitim Uzmanı Salim Ünsal, özellikle ek kontenjanla üniversiteli olmak isteyenler için süreci anlattı. ÖSYM verilerinin ne anlama geldiğini örneklerle özetledi.

Ünsal şu bilgileri verdi:

“Kontenjan değişimlerinin eksilmesi tercih döneminin en büyük sürpriziydi. Devlet üniversitelerinde dolması da bu eksilmenin vermiş olduğu bir etkinin yansıması. Vakıf üniversitelerinde bir kontenjan eksilmesi yaşanmadığı için onlar tam tersine olumsuz etkiler etkilenmediler. Devlet üniversitesindeki duruma yeterince rağmen tercih edilmediler.”

Vakıf üniversitelerinin aralarında yüksek puan farkı olan öğrencileri aynı bölüme kabul ettiğini anlatan Ünsal, bu durumun bazı adayların tercihlerini etkilediğini dile getirdi. Ayrıca bu kurumların 3 büyük kentte yoğunlaşması sonucu adayların başka şehre gitmek yerine küçük Anadolu kentlerinde kalmayı tercih etiğini vurguladı.

“Devlet üniversiteleri 3 yıldır dolu”

Devlet üniversitelerinin 3 yıldır yüzde 99 civarında dolduğunu hatırlatan Ünsal şöyle dedi: 



“2022, 2023, 2024 ve 2025 yani son 4 yıldır barajlar kaldırıldığından beri devlet üniversitelerinde boşluk ya çok az kalıyor ya da sadece kalanlarda 300 bin barajı isteyen mühendislik ve bazı öğretmenlik bölümleri. Onun dışındaki tüm bölümler genel olarak kontenjanını dolduruyor ama; daha çok bir devlet üniversiteye yerleşmesine rağmen kayıt olmayan çok öğrenci oluyor.

Bu tablo özelinde baktığımızda yeni dönemde nereden bakarsak bakalım toplamda hem devlet hem de vakıf üniversitelerine en az kaydolmayacak bir 100 bin kişinin olabileceğini tahmin ediyorum.”

“Ek yerleştirmede 150 bin boş kontenjan oluşabilir”

“Yani devlet üniversiteleri yüzde 99 oranında dolmuş olsa bile bunlar kayıt olmayanlarla birlikte bu oranlar yüzde 85-90 seviyelerine kadar gerileyebiliyor. Şu anda 53 bin boş kontenjan var. Buna yaklaşık olarak 100 bin de hem devlet hem vakıf üniversitelerinden gelecek kaydolmayan öğrencilerin kontenjanı eklenince 150 bin kişilik bir ek kontenjan süreci bizi bekliyor olabilir.” 


Öğrencilerinin tercih listesine girdiği halde başka bölüme yerleşmiş olabileceğini dile getiren Ünsal, hiçbir adayın tercih etmediği sıfır çeken programların da boş kaldığını söyledi. Özellikle 25 devlet üniversitesinde fen bilgisi öğretmenliği bölümünün boş kalmasına dikkati çekti. Bu bölümlerin istihdam açısından tercih edilmemiş olabileceğini ancak ek yerleştirme döneminde kontenjanların dolabileceğini ifade etti.

Ünsal, “Öğretmen olabilmek için bir puan türünde 300 bin barajını geçmiş olmak gerekiyor. Dolayısıyla 300 bin barajını geçmiş ve bir yere yerleşmemiş öğrenci sayısı da az kaldı şu anda. Ek yerleştirmede bunlar çok fazla tercih edilip de bu okulların kontenjanlarını yine doldurmazlar. Bu bölümler ek kontenjanında da boş kalabilir” dedi.

“Üniversiteye yerleşen adayın ek tercih yapamaz”

Eğitim Uzmanı Ünsal, adaylara önemli bir hatırlatma yaparak sözlerine şöyle devam etti:

“Bu sınav bir hayatta bir kere girilen ve süre taht edilen bir sınav değil. Dolayısıyla bir öğrenci ilk yerleştirmede yerleşmemişse, karşısına çıkan bölümlerde genel olarak istemediği programlar ise doğal olarak bu tip öğrencilerin tercih yapmasına gerek yok. Bunlar sınava hazırlanarak önümüzdeki yıl şanslarını deneyebilirler.

Ek yerleştirme daha çok yüksek puanlı olup da ilk yerleştirmede çok ayakları yere basan tercihleri yapmıyor. Yani sağlıklı tercih yapmayıp sonradan aklı başına gelen öğrenciler için bir fırsat olabilir. Ek yerleştirmenin kuralları çok kesin. Bu kurallardan bir tanesi eğer ilk yerleştirmede bir öğrenci yerleşmişse artık onun için ek yerleştirme trafiği kapalı. Yerleştiyse ister kayıt olsun, ister olmasın. Bu öğrenci artık ek yerleştirmede tercih yapamaz. İkinci önemli kural, bir okulun taban puanı oluşmuşsa ki devlet üniversitelerinde çoğunun oluştu, sadece bu puanın üstündeki öğrenciler oraları tercih edebilir.

Örneğin Abdullah Gül Üniversitesi’nde hangi bölüm diyelim ki moleküler, biyoloji ve genetik bölümü ilk yerleştirmede 369 puanla noktaladı. Artık burayı 369 ve üstünde puan alan öğrenciler tercih edebilir. 368 alan tercih edemez. 357 alan, 248 puan alan tercihte bulunamaz.

Ek yerleştirmeye bir fırsattır ama ilk yerleştirmede oluşmuş puanları geçme koşulu çoğu öğrenciyi ne yazık ki tercih konusunda elini kollu bağlayan bir kural olarak karşımıza çıkıyor. Ek yerleştirme çok büyük bir umut tercihi değildir.

Kimin için? İlk yerleştirmede çok yüksek puan olmasına rağmen tamamen ayakları yere basmayan, tercihi yapmayanların. Belki de bu öğrencilerin sonradan aklı başına gelerek, “Şunları tercih edeyim” diyerek kendi tamam puanlarını geçtiği okulları yazabileceği yerlerden oluşan bir tercih sistemidir.”

Kayıt olmayanların puanları düşecek 
“Onların önünde tek seçenek ya gidip kayıtlarını yaptıracaklar, eğer kayıt yaptırmazlarsa bir, önümüzdeki yıl ayından hazırlanabilirler ama önümüzdeki yıl orta üretim başarı puanları yarı yara düşecek. Zaten çok büyük bir kayıpla sürece başlıyor olacaklar.

Ek yerleştirme genel anlamda şöyledir. Amine tabirle akşam pazarına kalmış tezgahın üstündeki seçilmiş ürünlerdir.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir