Her 10 hanenin dokuzunda vardı: İtalya’nın gururu yüz yıllık markası artık Asyalı ama bir bedeli var!

“`html

İtalyan İkonu Bialetti’nin Yeni Çehresi: Asya’dan Gelen Yenilik

Her şey, bir asırdan fazla bir süre önce, genç bir İtalyan mühendis olan Alfonso Bialetti’nin Alpler’in eteklerinde bir metal işleme atölyesi açmasıyla başladı. Yetenekleri ve endüstriyel estetiği konusundaki derin anlayışı sayesinde bu atölyeyi bir tasarım stüdyosuna dönüştürdü ve burada çok sevilen moka potunun tasarımını gerçekleştirdi. Ancak son yıllarda Bialetti’nin geleceği pek parlak görünmüyordu. Neyse ki, Hong Konglu bir milyarder, bu eşsiz İtalyan mirasını yeniden canlandırma planları yapıyor. Fakat bu süreçte bedeli ne olacak?

Bialetti moka pot

İtalya’da yapılan araştırmalar, her on haneden dokuzunun en az bir Bialetti moka pot’a sahip olduğunu ortaya koyuyor. Bu verilere dayanan 2010 yılındaki anket sonuçları, günümüzde de geçerliliğini koruyor olabilir. İkonik bu el yapımı kahve makinesi, tasarımı sayesinde neredeyse dayanıklıdır ve Bialetti’yi hem sevilen bir marka haline getiren, hem de zamansız İtalyan estetiğini ve kullanım kolaylığını temsil eden bir ürün olarak öne çıkmıştır.

Alfonso Bialetti, 1919 yılında makine işleme yeteneklerini kendi işinde değerlendirebileceğini fark etti. Öncelikle İtalya’nın kuzeyindeki Omegna kasabasında alüminyum aksesuarlar üretmeye başladı, sonra ise kahvenin evde hızlı ve pratik bir şekilde hazırlanması fikri aklına geldi. O dönemlerde kahve sadece kafelerde sunuluyordu.

İlk ürününü 1933 yılında geliştiren Bialetti, sekizgen bir su ısıtıcısı tasarladı. Bu makine, altına su koyulup öğütülmüş kahve ilave edilerek kullanılıyordu; sadece ateşi açmak ve birkaç dakika beklemek gerekiyordu. Yemeni’nin ünlü Mokha bölgesine ve hızlı, “ekspres” hazırlama yöntemine atıfta bulunarak bu ürüne Moka Express adını verdi.

İkinci Dünya Savaşı öncesinde Bialetti yılda on bin çaydanlık satarak başarısını sürdürdü. Evlere, kafelere ve iş yerlerine geniş bir pazara hitap ediyordu. O tarihlerde koca bir kafe kültürü içinde önemli bir yer edinmişti. Savaş sonrasında, oğlu Renato işi devralarak Bialetti’nin ününü tüm dünyaya yaymayı başardı.

Dünya İkonu Olma Yolunda: Bıyıklı Adam

Bialetti bıyıklı adam

Reklam stratejilerinin önemi konusunda Renato oldukça bilinçliydi. Hedefi, sadece İtalya’ya değil, dünya çapında tanınacak bir marka yaratmaktı. Bu nedenle, Bialetti’yi gazeteler, reklam panoları ve televizyon gibi kanallarda tanıtmaya başladı; yüz figürü yani “bıyıklı adam” karakteri ile akılda kalıcı bir imaj oluşturdu.

1956 yılında televizyon reklamları ile karşımıza çıkan bu karakter, İtalyan kahve kültürünü eğlenceli ve öğretici bir dille sundu. İtalyanların kahve içme alışkanlığını temsil eden bu figür, Bialetti için pazarlamanın zirve noktalarından biriydi.

Bu süreçte moka potlara olan talep hızla arttı ve Bialetti, daha büyük bir fabrikaya taşınmak zorunda kaldı. 1950’lerin sonlarına ulaşarak, yılda dört milyona kadar üretim kapasitesine ulaştı. Ancak zamanla piyasada oluşan rekabet, satışları zaman zaman zora sokmayı başardı. 1993’te, seramik üreticisi Rondine ile birleşerek ürün yelpazesini genişletti.

Bialetti yeni ürünler

Bu iş birliği, sadece kahve makineleri değil, insanların evlerini süsleyebileceği çeşitli seramik aksesuarları da kapsıyordu. Ürün çeşitliliğinin artması, Bialetti’nin yeni müşteri kitlelerine ulaşmasını sağladı. Bu nedenle, 2006 yılında Milano’da ilk fiziksel mağazasını açan şirket, bir yıl içinde halka arz edildi.

“Bialetti, geleneksel kahve endüstrisinin dışında da küresel ölçekte başarı elde etti. Özgün tasarımı, pahalı ekipmanlara ihtiyaç duymadan espresso benzeri kahve yapma kolaylığı ile kahve dünyasında yer edindi,” diyor Nordbeans kafe ve 2025 Yılın Baristası ödülü sahibi Jakub Smolka. “Bu yıl Toskana’da Dario Cecchini’nin restoranında akşam yemeğinde, misafirlere dev moka cezvesiyle kahve ikram ettiğimizde, sanki İtalya’nın tanıtımını yapıyor gibiydim,” şeklinde ekliyor.

Bialetti, o yumusak dönemde yılda yaklaşık on milyon ürün satış rakamlarına ulaşıyor ve güçlüyken, zamanla modernleşme gerekliliğini fark etti. 2010 yılında, kapsül kahve makinelerinde dünya genelinde ün kazanarak yeni bir gelir kaynağı oluşturdu. Ancak bu süreçte moka potlarının büyüyen pazardaki payı azalmaya başladı.

Bialetti, kendisini daha yaratıcılığa iten bir durumda buldu. Kendi çekirdeklerini kavurmaya başlamak ve indüksiyonlu ocak için moka potu gibi yenilikler yapmak zorundaydı. Ancak, bu yatırımların pek de kâr getirici olmadığı ve aynı zamanda Covid-19’un getirdiği kısıtlamaların etkisi de düşünüldüğünde, zorlu günler başladı. Bialetti, geçtiğimiz yıl yaklaşık 1,1 milyon euro (26,7 milyon kron) zarar açıklayarak 80 milyon euro (1,9 milyar kron) üzerinde borca girmişti. İtalyan kahve endüstrisinin bu köklü ismi, etkisini kaybetmeye başlamıştı.

Asya’nın Yenilikçi Etkisi

Bialetti’nin yeni bir ivmeye ve mali sıkıntılardan kurtulmaya ihtiyaç duyması nedeniyle, Nuo Capital yatırım fonunun ve Octagon BidCo’nun şirketi satın alma süreciyle ilgili haberler gündeme gelmeye başladı. Şirketin Lüksemburg merkezli olmasına rağmen, Hong Kong’un önde gelen iş insanlarından Stephen Cheng tarafından yürütülüyor.

53 milyon euroya (yaklaşık 1,3 milyar kron) olan satın alma anlaşması sayesinde Bialetti’nin %78,6 oranında çoğunluk hissesi elde edildi ve bu işlem İtalyan düzenleyiciler tarafından onaylandı. Ağustos’ta şirket, Milano borsasından ayrılarak özel bir şirket haline geldi ve Asya pazarındaki kahve tüketicilerine odaklanma kararı aldı.

Bialetti, sahip olduğu İtalyan mirasını sürdürmekle birlikte, yeni çoğunluk hissedarı sayesinde Asya pazarında büyüme fırsatlarının da ardında. Genel olarak İtalya’da üretilen ürünlere olan talebin artması, Bialetti’ye büyük imkanlar sunuyor.

Yeni yönetimin, Netflix ile iş birliği yaparak geniş kitlelere ulaşmayı hedeflemesi de dikkat çekiyor. Bialetti, Stranger Things dizisinden esinlenerek oluşturduğu tasarım koleksiyonunu birkaç gün önce piyasaya sürdü. Bu koleksiyonda, kahve demlendikçe dizinin ikonik müziğini çalan bir su ısıtıcısı da yer alıyor. Ayrıca diğer çok sayıda aksesuar da mevcut.

Stranger Things Bialetti koleksiyonu

Bialetti koleksiyonu

Bialetti su ısıtıcıları

Geçtiğimiz Haziran ayında oldukça ilgi çekici bir şekilde, Squidward Tentacles temalı özel bir set de piyasaya sürüldü; bu, daha önce Bridgerton ile yapılan iş birliğinin devamı niteliğindeydi. Her biri üzerinde büyük bir popülariteye sahip olan bu dizilerle yapılan iş birlikleri, insanları koleksiyoncu sürümleri ile cezbetmeye devam edecek. Tam tersine, bu tür işler İtalyan markasının imajına zarar verme riski taşıyor.

Eğer su ısıtıcıları geniş kitleler tarafından benimsendiği ve popüler kültürle ilişkilendirildiği takdirde, markanın sevenleri arasında cazibesi azalabilir. Aynı şekilde, merkezi başka bir kıtada olan bir şirketin de popülerliğinin sarsılma riski bulunuyor. Ancak kesin olan bir şey var ki, İtalyan ürün tasarımı her zaman kendine has bir çekiciliğe sahip olacak. Özgün su ısıtıcılarının evlerde her zaman ilgiyle karşılanacağı aşikar.

Yazar: Filip Houska

“`

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir